Burak Çetiner yazdı: Koronanın sola gösterdikleri

Burak Çetiner yazdı: Koronanın sola gösterdikleri

Burak Çetiner

Koronavirüs ülke ve dünya gündemine girdiğinden beri başka bir şey konuşamaz olduk. İstisnasız bütün ülkeleri etkileyen böyle bir krizin gündemlerimizi aniden değiştirmesini de doğal karşılamak lazım. Bu radikal durum değişikliğine ve daha da önemlisi sonrasına dair birçok farklı görüş ortaya atıldı. Bazıları bu krizin ancak bir tür komünizmle çözülebileceğini iddia ederken [1] mevcut salgının çok da abartılmaması gereken geçici bir durum olduğunu söyleyenler de oldu. [2] Daha isabetli bir görüş olarak ise dünya genelinde birçok hükümetin krizi fırsata çevirerek sermaye yanlısı ve otoriter tedbirlerin salgın döneminde ve sonrasında da kalıcılaşabileceği özellikle bu sitede yayınlanan birçok yazıda temel tez olarak sunulmuştu. [3]

Salgın döneminin yaratabileceği fırsatlar ve tehlikelerin yeterince konuşulduğunu varsayarak konuyu başka bir açıdan ele almak istiyorum. Pandemi sebebiyle oluşan olağanüstü hal Türkiye sol hareketine neleri göstermiştir? Başka bir deyişle uzun bir süredir süren “sol hareketin krizi” tartışmaları bağlamında hangi dersleri çıkartabiliriz?

-Bu noktada başa yazmamız gerekenin salt propagandatif bir siyaset tarzının sınırlarının, korona günlerinde daha net görülmesi olduğunu düşünüyorum. Biraz daha açalım; kitlelere dışardan seslenen, “doğru” yolu gösteren ve kitleleri oraya çağıran siyaset tarzı belki ilk kez değil ama bu kez daha kesin bir şekilde etkisiz olduğunu kanıtlamıştır.

-Benzer şekilde sendikalarda ve meslek örgütlerinde etkili bir örgütlülüğü olmayan bir siyasetin herhangi bir gündeme müdahale etmekte sorunlar yaşadığını da görmüş olduk. Burada bir kez daha o meşhur araç/aygıt tartışmasının önemi ortaya çıkıyor.

-Şaşırtıcı olmayacak bir şekilde bu dönemde sosyal medyanın etki gücü çok daha fazla öne çıktı. Fiziksel ulaşım kanallarının nerdeyse tamamen kapalı olduğu bir dönemde sosyalist hareketin tamamı sosyal medyayı çok daha aktif kullanmaya yöneldi. Bazı başarılı çalışmaların da belirli bir etki alanı yaratabildiğini gördük. Bir siyasetin başarısı sosyal medyadaki beğeni sayısıyla ölçülemeyecek olsa da sosyalistlerin siyasetini farklı kesimlere taşıyabilmesi açısından geliştirilmesi gereken bir nokta olarak not edebiliriz.

-Korona vesilesiyle yeniden ideolojik hegemonya kavramına dönmeyi de gerekli görüyorum. İktidarın ve egemen ideolojinin hegemonyası altındaki işçi sınıfının, bir karşı hegemonya kurulmadan devrimci seferberlik yaratamayacağı tezini yeniden hatırlamak faydalı olacaktır. Bu dönemde de o hegemonyayı yer yer delen karşı çıkışlar [4] “devlet aklı” tarafından hızlı reflekslerle bastırıldı. İlk bakışta çok alakalı durmayabilir, ancak buradaki hegemonya sorununu sadece ideolojik bir hakimiyet olarak değil niceliksel bir sorun olarak da görüyorum. Nicel olarak belli sınırları aşamayan ve harekete geçirmek istediği kesimler arasında örgütlülüğü yaratamamış bir siyasetin salgın sonrasında daha da otoriterleşen yönetim biçimlerine karşı pek bir şansı olmayacaktır. Bu noktada batıdaki sol popülist dalganın (Corbyn, Sanders vb.) birikimine bakmak faydalı olabilir diyerek not düşelim ve devam edelim.

Son olarak bu dönemde birçok siyasetin ister istemez ortaklaştığı (farklı gayelerle de olsa) dayanışma ağları meselesine değinmek istiyorum. Sosyalist hareketin parçalı yapısından kaynaklı bir ilçeye hatta bazen bir semte özel 3-5 farklı dayanışma ağı kurulmasının mantıksızlığını başka bir tartışmaya bırakırsak, dayanışma ağlarının mevcut iktidara alternatif odaklar yaratılması anlamında oluşturulduğunu varsayıyoruz. İkili iktidar mantığıyla yaratılmaya çalışılan bu alternatiflerin mevcut koşullarda en iyi ihtimalle bir yardımlaşma kurumundan öteye gidemediğini veya bu noktada belirgin zorluklar yaşandığını görüyoruz. Dayanışma ağları fikri teorik olarak da pratik olarak da yeni olmamasına rağmen geçmiş tecrübelerden de görüldüğü üzere daha gelişkin bir perspektifle hayata geçirilmesinin gerekliliği açık bir şekilde ortada duruyor. Yukarıda sıraladığım derslerle birlikte bu perspektifin yaratılması görevi de sosyalist hareketin korona sonrasında altından kalkması gereken önemli noktalar olarak karşımıza çıkıyor.

[1] https://www.independentturkish.com/node/145632/d%C3%BCnyadan-sesler/koronavir%C3%BCs-bizi-se%C3%A7im-yapmaya-zorluyor-ya-k%C3%BCresel-kom%C3%BCnizm-ya-orman

[2] https://www.politikyol.com/ceviri-salgin-durumu-uzerine-alain-badiou/

[3] https://ilerihaber.org/yazar/futuroloji-degil-en-yakin-olasiliklar-111033.html

[4] https://tr.sputniknews.com/turkiye/202003291041712021-beni-bu-duzeniniz-oldurur-diyen-tir-soforu-adli-kontrol-sartiyla-serbest-birakildi/

DAHA FAZLA