Doruk Cengiz yazdı: Kızılderili tanrıları tekellerle savaşıyor

Doruk Cengiz yazdı: Kızılderili tanrıları tekellerle savaşıyor

Kanada sınırından, North Dakota Eyaleti’nden başlayan, Mississippi ırmağını takip ederek güneye inen bu boru hattına karşı binlerce insan, kuş uçmaz kervan geçmez arazilerde sabahlara kadar buz gibi havada polisle ve paralı güvenlik çeteleriyle çatışıyorlar.

Şu sıralar medyaya göre ABD’de tek gündem Trump’ın başkan seçilmesi ve Twitter üzerinden yazdığı saçma iletiler. Bir de Castro’nun ölümüne sevinen bir avuç zibidi. Ancak bundan çok daha büyük bir halk hareketi, ABD’yi sarmış durumda. Kızılderililer, onları destekleyen ABD halkıyla birlikte, mülksüzleştirerek birikime karşı mücadele veriyorlar. Bu mücadelenin ismi NODAPL; yani Dakota Access Pipeline (DAPL) adlı boru hattına hayır.

Kanada sınırından, North Dakota Eyaleti’nden başlayan, Mississippi ırmağını takip ederek güneye inen bu boru hattına karşı binlerce insan, kuş uçmaz kervan geçmez arazilerde sabahlara kadar buz gibi havada polisle ve paralı güvenlik çeteleriyle çatışıyorlar. İnsanların bu özverili tutumlarının temel sebebi ağzı yok dili yok ırmağın petrol şirketleri ve onlara borç veren finans tekelleri tarafından ırzına geçilmesini engellemek. Çünkü elliden fazla şehir, içtiği, yıkandığı, evini temizlediği suyu Mississippi ırmağına borçlu ve tekeller, her zaman olduğu gibi, kârı halkın sağlığına tercih ediyorlar [1].

SU MUHAFIZLARI

Türkiye’de de Artvin Cerattepe’de insanlar doğa için ayağa kalkmışlardı. Kendini bilmez bir tekel kendi kârı için “milletin a. k.” göze almıştı. Amerikalı tekeller görece daha görgülüler. Kelimelerini daha dikkatli seçiyorlar; ama aynı eylemi yapmaktan hiç de geri durmuyorlar. Üstelik bunu yaparken hukuk da tanımıyorlar. Kızılderililerle yapılmış antlaşmalar gereği çivi bile çakamayacakları arazilerden boru hatları geçiriyorlar.

İnsanlar buna direniyorlar. Onlar suyu koruyorlar, bu yüzden toplum nezdinde “su muhafızları” olarak anılıyorlar. Çünkü nehir, iş makinalarına direnemiyor, tek tepkisini ölerek verebiliyor. İnsanlar direnebiliyor ve direniyorlar. 2016 yaz aylarından beri gece gündüz demeden polisin ve özel güvenlik çetelerinin önüne çıkıyorlar. Yapımı yavaşlatıyorlar ve bu iğrençliği yapan şirketi zarara sokuyorlar.

BU ARADA OBAMA...

Peki, bu arada, ilk siyahi “ilerici” başkan ne yapıyor? Çok uzun süre hiçbir açıklama yapmadı. İnsanların sıkılacağını, yorulacağını düşündü. Olmadı. 5 eyalet kolluk kuvvetlerini direnişçilerin üstüne saldı. Boru hattını döşeyen şirket çeteler tutu. İnsanları köpek kafeslerine koydular. Aç köpekleri insanların üstüne saldılar. Köpeğin ağzındaki insan kanını haber yapan haberciler hakkında tutuklama kararı çıkardılar. Yeşiller Partisi başkan adayı Jill Stein’a da tutuklama kararı çıkardılar. Vahşetin dozu arttı, ama insanlar peş etmediler. Arkalarına Kızılderili tanrılarını aldılar, direnmeye devam ettiler. Obama, açıklama yapmak zorunda kalınca, iki tarafı sükuta davet etti. Bu sözleri kimse anlamadı; ama Obama’yı herkes anladı.

Mesele Obama’yı geldiği noktalara taşıyan bağışçılardı. Obama’nın bağışçıları aynı zamanda bu projeye milyonlarca dolar borç vermişlerdi. Kimler mi bunlar? Goldman Sachs, JP Morgan Chase & Co., Citigroup [2]. Bu şirketler Obama’ya 2008 yılında seçilmesi için milyonlarca dolar akıttılar [3].

Şimdi de paralarını hukuksuz boru hattına yatırdılar ve Obama’nın borcunu ödeme vakti geldi. Obama da tam bir borçlu gibi şu an bu borcunu ödüyor. Tabii Hillary Clinton da aynı şirketlerden milyonlarca dolar para aldı [4]. O da bir borçlu gibi davrandı ve seçim sürecinde boru hattı aleyhinde tek söz söylemedi. Polisin başkanlık adayı Trump’ın Obama’nın bıraktığı yerden devam etmeye çalışacağına şüphe yok.

SONUÇ NİYETİNE

Geçtiğimiz hafta çok büyük bir devrimci hayata gözlerini yumdu. ABD medyası Miami’deki bir avuç zibidinin sokağa çıkıp abuk sabuk hareketler yapmasını canlı yayınladı ve Türk medyası da o gün ABD’de sokağa çıkanları onlardan ibaret sandı. Ancak binlerce ABD’li her gün buz gibi havada polise direniyor. Bu insanlar Che’ye ve Castro’ya hak ettikleri saygıyı gösteriyorlar. Bu yüzden ne Türk medyasına ne de ABD medyasına göre Trump’ın bir Twitter iletisi kadar bile haber değeri taşımıyorlar.

NOTLAR

[1] https://www.nps.gov/miss/riverfacts.htm

[2] http://www.yesmagazine.org/people-power/how-to-contact-the-17-banks-funding-the-dakota-access-pipeline-20160929

[3] https://www.opensecrets.org/politicians/contrib.php?cycle=Career&cid=n00009638&type=I

[4] https://www.opensecrets.org/politicians/contrib.php?cid=N00000019&cycle=Career

 

 

 

DAHA FAZLA