Evrensel muhabiri Metin Göktepe, katledilişinin 27. yılında mezarı başında anıldı

Evrensel muhabiri Metin Göktepe, katledilişinin 27. yılında mezarı başında anıldı

Anmada "Evrensel yazıyor Metin yaşıyor" sloganları atıldı.

İleri Haber

Evrensel gazetesi muhabiri Metin Göktepe, katledilişinin 27. yılında, İstanbul'un Esenler ilçesinde bulunan Kemer Mezarlığı'ndaki mezarı başında anıldı. 

Anmaya Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu ve Turan Aydoğan, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay ve HDP İstanbul İl Eş Başkanı Ferhan Encü katıldı.

Ayrıca anmada Evrensel gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, DİSK Basın-İş Sendikası Başkanı Faruk Eren, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Gökhan Durmuş ve DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu da yer aldı.

"Evrensel yazıyor Metin yaşıyor" sloganlarının atıldığı anmada, TİP Milletvekili Ahmet Şık da bir konuşma yaptı. 

'HUKUKSUZ ŞEKİLDE İÇERİDE BULUNAN HERKESE SEVGİLERİMİ İLETİYORUM'

Şık, şunları söyledi:

"Mesleki faaliyetleri için katledilmek yerine hapsedilen bütün meslektaşlarımı saygıyla, sevgiyle selamlıyorum! Kendilerine sevgilerimi ileterek başlamak istiyorum. Aynı şekilde Şebnem Korur Fincancı'dan Gezi tutsaklarına kadar seçilmiş Selahattin Demirtaş ve diğer Kürt milletvekilleri, belediye başkanları ve seçmenlerinden; haksız, hukuksuz yere içeride bulunan herkese selam ve sevgilerimi iletiyorum. 

'METİN'İ KATLEDEN ZİHNİYET HALEN İKTİDARDA'

Bugün 27 yıl oldu bu kötü günün üzerinden geçeli. 27 yılda çok şey değişti ya da hiçbir şey değişmedi. Değişmeyen iki önemli şey var. Bir, Metin'i katleden zihniyet halen iktidarda ve halen insanları katletmeye, hapsetmeye, aptal gerekçelerle suçlamaya devam ediyor. Ama daha önemlisi değişmeyen bir şey daha var. Metin öldürüldükten sonra Fadima anamız bize 'Metin olun' demişti. Kendisi böyle bir acıyla birlikte 'metin oldu'. Öyle bir 'metin oldu' ki katillerinin karşısında dimdik durabildi. 

'METİN OLMAYA VE METİN KALMAYA ÇALIŞTIK'

Bizler de 'Metin olmaya ve metin kalmaya' çalıştık ve bunu hatasıyla, sevabıyla yapmaya devam ediyoruz. O nedenledir ki halen hakikati aramaya devam eden, hakikati boğmaya çalışanlarla aralarındaki uzlaşmaz çelişkiyi derinleştirmeye çalışan gazeteci arkadaşlarımız, meslektaşlarımız mesleki faaliyetleri nedeniyle halen hapsedilmeye devam ediyor. Çabalarına ve dirayetlerine çok saydı duyduğumu söylemek istiyorum. 

'TARİH HERKESİ HAK ETTİĞİ YERE KOYACAK'

Bu aptal yargı düzeninde meslek haysiyetine sahip çıkamayan, bunca hakim-savcının doluştuğu bir sistemin içerisinde bulunanlara; gazetecileri suçlayacaklarsa şunu referans almalarını söylüyorum. Bir gazetecinin suçlanacağı tek şey vardır mesleki faaliyetleri ile ilgili. Hakikati anlatmaktan vazgeçtiğindedir... Bugün kimlerin hakikati eğip büktüğü ve bu suç düzeninin bütün suçlarını, hukuksuzluklarını örtbas etmeye çalıştığını hepimiz görüyoruz ve biliyoruz. Tarih her şeyi, herkesi hak ettiği yere koyacak. Bugünün tarihi yazıldığında kimin Metin Göktepe gazeteciliğine kimin de bu mirasa ihanet ettiğini... Herkes layığıyla tarihte yerini alacak."

DÖVÜLEREK KATLEDİLDİ

Metin Göktepe, 1996 yılında Ümraniye E Tipi Cezaevi'nde öldürülen tutukluların cenazesini izlemek için "Mutlaka ben izlemeliyim arkadaşlar" diyerek gittiği Alibeyköy’de polisler tarafından gözaltına alınmış ve götürüldüğü Eyüp Kapalı Spor Salonu’nda dövülerek katledilmişti.