Ördek,Ölüm ve Lale

Ördek,Ölüm ve Lale

Çocuk kitaplarından genellikle hayatın pozitif yönlerinden bahsetmesi, eğlendirmesi ya da bilgi vermesi beklenir. Oysa “Ördek, Ölüm ve Lale”, hayatın çocuklar için anlaması karmaşık ama bir o kadar gerçek bir yanını ele alıyor.

Burcu Adıgüzel

Aslında çocuklar ölümle bir şekilde ve kendiliğinden karşılaşıyorlar. Oynadıkları oyunlarla, dinledikleri masallarla, televizyon dünyasıyla ya da bizden duyduklarıyla. Ama bu konuda net olmadıkları ve kafalarında çokça soru barındırdıkları kesin. Belki de bunca karmaşanın içerisinde ölümü çocuklara anlatmak için en iyi yol bir çocuk kitabıdır. Yine de benim tavsiyem, kitabı çocuğunuza okumadan önce mutlaka kendiniz okumalı ve gelecek sorulara hazırlıklı olmalısınız. Çünkü kitabımızın kahramanı da bir çocuk ve çocuğunuzun onunla empati kurmaması neredeyse imkansız. Örneğin, ölümden sonrasına dair bildikleriniz ya da inandıklarınız doğrultusunda bunu çocuğunuza nasıl aktaracağınız üzerine biraz çalışmanızda fayda var. Kitabın 9 yaş ve üzeri çocuklar için uygun olduğunu da hatırlatayım.

Çocuk kitaplarından genellikle hayatın pozitif yönlerinden bahsetmesi, eğlendirmesi ya da bilgi vermesi beklenir. Oysa “Ördek, Ölüm ve Lale”, hayatın çocuklar için anlaması karmaşık ama bir o kadar gerçek bir yanını ele alıyor. Her çocuk bazen ölümün ne olduğunu sorar. Tıpkı doğumu sorduğu gibi. ‘’Ben nasıl dünyaya geldim?’’ kadar duyduğumuz başka bir sorudur ‘’Ölünce nereye gideceğiz?’’. Kimi ise ölümle erken tanışır. Ölümün ne olduğunu anlatmak ise yetişkinlere düşer ve zordur. Bu kitap, bu zorluğu kurduğu usta bir öykü ve sıcak bir dille aşıyor. Ölümün de doğum kadar doğal ve hayatın içinde olduğunu anlatıyor.

Küçük Ördek, bir gün takip edildiğini fark eder ve Ölüm’le karşılaşır. Ölüm, Ördek’i almaya gelmiştir. Tanışıp sohbet ederler. Arkadaş olurlar. Ördek; Ölüm’ün kim olduğunu, neler yaptığını ve gitme zamanı geldiğinde Ölüm’ün onu nereye götüreceğini anlamaya çalışır. Hikâyenin devamını kitabın satırlarına bırakıyorum.

Kitap, elbette ölümle ilgili tüm soruların yanıtını okuyucuya vermiyor. Bu mümkün de değil. Öykünün sadece zihnimizde gizlenmiş, dilimizde nasıl ortaya çıkacağını bir türlü bilemediğimiz zorlu bir konunun kapılarını araladığını söyleyebiliriz. Ölmenin insanlarla ilgisi olmadığını, onun yalnızca geldiğini, bu hayattan gidenin suçlanmaması gerektiğini ve dolayısıyla anne ve babası hayatını kaybetmiş bir çocuğun öfke duygusunu nasıl tolere edebileceğini gösteriyor. En önemlisi de ebeveyn olmanın zor eşiklerinden birini aşmamıza yardımcı oluyor.

KÜNYE: Ölüm ve Lale, Wolf Erlbruch, Çev. Bahar Siber, İletişim Yayınları, 2018, 32 Sayfa.

 

 

DAHA FAZLA