Türkiye Meclisi'ne giderken... HAZİRAN'ı hareketin emekçilerine sorduk

Türkiye Meclisi'ne giderken... HAZİRAN'ı hareketin emekçilerine sorduk

Birleşik Haziran Hareketinin 25-26 tarihinde toplanacak Türkiye Meclisi çalışmaları tüm hızıyla sürerken, ülke genelindeki meclislerin çalışmalarına yakından bakmak ve Haziran emekçilerinin sözünü duyurmak için İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya meclislerinde çalışma yürütenlere Hazirana dair düşüncelerini sorduk. Yerellerde yaşanan sorunlara, yaratılan özgün örneklere ve meclislerin eksikliklerine dair düşüncelerini paylaşan Hazirancılar, Türkiye toplumundaki geri çekilişin bir bütün olarak alanları etkilediğinde hem fikir. Bu nedenle 25 Haziran tarihinde gerçekleştirilecek Türkiye Yürütmesinden çıkacak kararların önemine ve sorunların tespitinin yanında, sorunların çözümüne dair somut çözümler bekliyor.

İstanbul/ Figen Küçüksezer – Üsküdar haziran Meclisi

Üsküdar meclisinin bir yılına baktığımızda yaptığı çalışmalar nelerdi? Ayrıca sormak istiyorum, meclis çalışmalarına halkın katılımı nasıl?

Haziran Üsküdar Meclisi üyesi olarak kuruluşundan itibaren çalışmalarda aktif olarak yer alıyorum. Başta Laik ve Bilimsel Eğitim boykotu olmak üzere Haziran Hareketi’nin merkezi kampanyalarına ve eylemlerine diğer meclis üyelerimizle birlikte katıldım. Merkezi çalışmalar dışında, meclis olarak yerelde panel ve söyleşiler düzenledik. Bu yıl içinde yaptığımız ‘Eğitimde Dinselleşme ve Gericilik’ ve ‘Anayasa: Yanlışlar ve Doğrular’ panelleri, ilgi gören, katılımın yüksek olduğu ve yerelde az sayıda da olsa yeni insanlara ulaşabildiğimiz etkinlikler oldu. Bu panellerin hazırlık çalışmalarında ve 8 Mayıs Kartal Şenliği öncesinde Üsküdar İlçesindeki siyasi partiler (HDP ve CHP) ve Karacaahmet Cemevi,  Şahkulu Dergâhı gibi Alevi kuruluşlarıyla da tanışma ve görüşme fırsatımız oldu. Ayrıca bu yıl yereldeki diğer örgütlenmelerle (Validebağ Savunması ve Validebağ Gönüllüleri) daha fazla temasa geçip onların çalışmalarına katılmaya başladık. Cerattepe direnişi sırasında Cengiz Holding önündeki eylemlerde bu dayanışmalara destek verdik.

DAHA GENİŞ BİR ALANA YAYILMAMIZ GEREK

Acaba Üsküdar Meclisi ne gibi yapısal sorunlar yaşıyor? Bunu tariflerken meclisin yaşadığı eksikliklerin neler olduğunu da belirtebilir misiniz? Veya Haziranın merkezi sorunlarının yereldeki çalışmayı etkileyip etkilemediğini değerlendirebilir misiniz?

Meclisimizin kuruluş forumu kalabalık gerçekleşmesine rağmen daha sonra azalan bir toplamla ve artık meclis gibi değil de yürütme kurulu şeklinde çalışıyor olmamız eleştirilmesi gereken bir durum. Bunun çeşitli nedenleri olmakla birlikte bizim insanları ‘omuz vermeye’ ikna etmekteki eksikliğimizin önemli olduğunu düşünüyorum. Bir diğer önemli sorunumuz ise biraz sayımızın azlığı, biraz da aktif çalışmalara katılan üyelerimizin nerdeyse tümünün bu bölge çevresinde oturuyor olması nedeniyle iki mahalle dışında diğer bölgelere açılamamış bulunmamız. Üsküdar ilçesi genelinde AKP'nin ideolojik egemenliği de doğaldır ki işimizi epey zorlaştırıyor. Yine de Türkiye Meclisi'nin toplanması sonrasında, eskiden temasta olduğumuz çeper mahallelerde daha önce var olan seyrek ilişkilerimizi yeniden canlandırabileceğimizi ve geliştirebileceğimizi düşünüyorum.

25 Haziran tarihinde gerçekleştirilecek olan Türkiye yürütmesinden beklentiniz nelerdir?

Türkiye Meclisi ve oluşturulacak Türkiye Yürütmesinden beklentim, ülkeyi boğan baskı karşısında, iktidarın dayattığı gündemleri öngörebilmek ve hızla yanıtlamak, ancak Haziran'ın günlük siyasetin dışında Türkiye'nin içine çekilmeye çalışıldığı iç savaş ve faşizm ortamı nedeniyle uzun soluklu bir birleşik mücadele programını oluşturması ve Türkiye çapında yeni bağlaşıklar/bileşenler kazanmak için de çaba göstermesi yaşamsal önem taşımaktadır.

Ankara / Fatoş Erol-Ali Fidan – Haziran Batıkent Meclisi

Ankara Batıkent meclisinin durumu nedir? Geride bıraktığımız bir yılda Meclisinizi değerlendirebilir misiniz?

Haziran Batıkent Meclisi, Haziran hareketinin kuruluşuna başından beri emek vermiş meclislerden birisidir. Ankara’daki en büyük meclislerinden biriyiz ve içerisinde bir mahalle meclisinin, kimi derneklerin ve sivil toplum örgütlerinin de olduğu bir yapılanmamız mevcut. Hem Haziran hareketinin önemli siyasi çıkışlarının alanda örgütlendiği, hem de kendi yerelimize dair söz söyleyen, çalışmalar yapan bir meclisimiz var.

İNSANLARI ÖZNE KILMAK ŞART

Acaba meclisinizin yaşadığı sorunlar varsa tarif edebilir misin? Meclisin yaşadığı eksikliklerin neler olduğunu düşünüyorsun?

Haziran olarak kimi gündemlerde hızlı refleks verebiliyoruz ve örneğin, eğitim ve laiklik başlıklarında Haziran’ın çok önemli eylemleri, siyasi çıkışları oldu. Yine Ensar vakfı, Cerattepe direnişi de öyle. Fakat bazı gündemlerde geriden gelebiliyoruz. Burada karar alma mekanizmalarında kimi zamanlarda oluşan yavaşlık etkileyebiliyor çalışmalarımızı. Bir de Batıkent için genel çalışmaları yürütmekle birlikte mahallelerde meclisler kurarak çalışma yapmak konusunda biraz eksik kaldığımızı düşünüyoruz. Haziran’ı daha fazla insana anlatabilmek, Haziran’ı örgütlemek için insanları içerisinde özne olarak hissedebileceği bir yapıyı kurmak zorundayız.

Son olarak Ankara meclislerinin genel durumu nedir? Kentsel dönüşüm başlıklarına veya diğer gündemlere hızlı reaksiyon gösterebiliyor mu? Bir de Ankaralıların Haziran'a bakışı nedir, eylemlerine katılımı ne düzeydedir? 

Ankara’da 8 bölgede mahalleler üzerinden Haziran çalışmaları yürütülüyor. Her meclis bazen ortak gündemlerle bazen kendi özgün gündemleriyle çalışmalarına devam ediyor. Ankara meclislerinin gündeme dönük refleksleri de yukarıda söylediğimiz genel duruma benziyor aslında, kimi gündemlerde, örneğin okulların imam hatipleştirilmesi, Ensar Vakfı, Cerattepe gibi başlıklarda yerellerde ve il çapında önemli çalışmalarımız oldu. Ancak bazen de kimi gündemlerde yavaş davranabiliyoruz. Bu sorunlara dönük de daha etkili çalışabilmek için son dönemki toplantılarımızda gerekli tartışmaları yürüttük aslında.

Ankara’da genel olarak Haziran’a olumlu bir bakış olduğunu söyleyebiliriz. Kurulduğundan bu yana çağrıcısı olduğu her eylemde Haziran kortejlerinin gözle görülür bir ağırlığı oldu. İnsanların Haziran’dan beklentileri çok fazla aslında, bazen bunu karşılamakta yetersiz kaldığımızı düşünüyoruz.

İzmir/ Billur Karadağ - Haziran Buca Meclisi

Buca meclisinin durumu nedir; bununla ilgili bir değerlendirme yapabilir misin?

Haziran Buca meclisi geniş bir kesim tarafından tanınıyor. Bölge insanının çalışmalara destek vermek anlamında bir sıkıntısı yok. Sokakta yaptığımız her çalışma olumlu geçiyor. Bu memnun edici bir durum olsa da, meclislere katılım aynı oranda olmuyor. Desteklerini sunanlar meclislerde yapılan toplantılara katılım göstermek istemiyor. Bu sadece bizim meclisimiz içinde değil, İzmir’deki hemen hemen birçok meclis için böyle. Bence acilen meclisleri halk katılımının merkeze konacağı bir modele dönüştürmek gerek. Şu ana kadar bunu başaramadık.

MAHALLENİN HAZİRANCI ABİLERİ, ABLALARI…

Meclis’in çalışmaları neler peki? Yani bu sürece kadar gerçekleştirilen çalışmalardan hangilerinden olumlu sonuçlar alındı? Ayrıca bölgenizde yerelleşme adımlarını nasıl atıyorsunuz?  

Burada Çamlıpınar mahallesinde bulunan okulun imam hatibe dönüştürülmesi gündeminde meclis oldukça hızlı hareket etti ve projeyi iptal ettirdi. Bunu yaparken mahalle muhtarı da dahil olmak üzere herkes haziranın çatısı altında birleşti. Ayrıca benzer bir olay Şirinyer mahallesinde de oldu. Orada da benzeri bir hareketle yürütmeyi durdurma kararı çıkarttık. Bu nedenle meclisimizin ana çalışması Eğitim alanında ilerliyor. Velilerle birlikte özellikle bu gündemler üzerinden bir araya gelebiliyoruz. Bir de insanların bize yakınlaşması için mahallelerde “Hazirancı ablalar ve abiler” olarak anılmaya çalışıyoruz. Çocuklar bizi mahallenin “Hazirancı ablaları ve abileri” olarak bilmeye başladı. Bu kültürü tam anlamıyla oturttuğumuz takdirde mahallenin bir parçası haline geleceğiz.  

Birçok mecliste katılım oranlarının düştüğü belirtiliyor. Sizde de durum aynı mı? Meclise katılım oranlarındaki düşüş, çalışmaları engelliyor mu?

Farklı siyasetteki arkadaşlar bir araya gelince karar almakta sıkıntılar çıkabiliyor. Yani başlarda daha yüksek katılımlı meclis toplantıları yaparken sayı azaldı. Tabii toplumdaki tepkisizlik hali doğal olarak meclisi de etkiliyor. Fakat buna rağmen Buca’da bulunan 47 mahallenin 30’unda çalışma yapabiliyoruz. Sokağa eyleme çıktığımızda ise, İzmir’in en kitlesel örgütü haline geliyoruz. 

HALKLA BÜTÜNLEŞMEK DAYANIŞMA VE MÜCADELE ÖRGÜTÜ HALİNE GELMEKLE MÜMKÜN

Antalya Haziran Meclisi / Cafer Yelsalı

Antalya’da öne çıkan bir meclis çalışması ya da bir çalışma örneği var mıdır? Böyle bir örnek varsa biraz bahsedersen sevinirim.

Yaklaşık bir seneden önce Antalya'da üç farklı bölgede meclis kurulması kararı alındı. Fakat bu meclislerin dolu dolu olduğunu ve yerele indiğini söyleyemeyiz. Ancak Antalya Meclisi olarak toplanırsa görsel bir çoğunluk oluyor. Bu çoğunluğun da gerçek bir Hazirancı gibi davranmadığını gözlemliyorum. Bu noktada “ayrım” yapmadan söylüyorum: Halkla bütünleşmede eksikler bırakıyoruz ve doğal alanların ranta kurban edilmesi gibi gerçek mücadele noktalarını gözden kaçırıyoruz.

Ayrıca 25'inde Haziran Türkiye Meclisi toplanacak. Bunun öncesinde meclislerde toplantılar gerçekleştirilerek Haziranın merkezinden gelen siyasi raporlar ve meclise dair sorunlar değerlendiriliyor. Acaba meclisinizin yaşadığı sorunlar varsa tarif edebilir misin? Meclisin yaşadığı eksikliklerin neler olduğunu düşünüyorsun? Veya Haziranın merkezi ‘şunu yapsa çalışmalar açısından daha iyi olurdu’ dediğin bir önerin var mı?

Yukarıda bahsettiğim sorunların, sadece Antalya'ya özgü sorunlar olmadığını biliyoruz. Merkezin bu noktaları gözeterek kararlar alacağını, Hazirancı olmayı hissettireceği bir Türkiye Meclisi olacağını düşünüyorum. En başa Halkla bütünleşmeyi yazdığımız anda yeni hareketlenmelere hazır hale gelebiliriz.

Halkla bütünleşme aynı zamanda, insanların gerçek sorunlarında onların yanında olabilme ve dayanışmayı örgütlü kılmayla mümkün olabilir. Bunun için bütün meclislerin birer dayanışma ve mücadele ağı gibi örgütlenmesi, insanların o ağın bir parçası olacak şekilde Hazirancı kimliklerini hayata geçirebilmesini sağlamak mümkün… Türkiye Meclisi’nin en çok bu konu üzerine kafa yorması gerekiyor.

Ayrıca, ilerici, Haziran’ın genel ilkelerini ve mücadele başlıklarını benimsemiş herkesin karar alma süreçlerine rahatça dahil olabileceği, kendisini evinde hissedeceği bir yapılanmaya ihtiyaç var.

Meclisler doğal alanlara yönelik tahribatlara veya diğer gündemlere hızlı reaksiyon gösterebiliyor mu? Bir de Akdeniz’de halkın Haziran'a bakışı nedir?

Akdeniz bölgesindeki meclislerin genel olarak durumu iyi değil. Doğal alanlara yönelik yapılan saldırı olursa, Haziran'ın hareket bile etmediği anlar olabiliyor. Hızlı bir müdahalemiz ancak şehir merkezinde yapılan basın açıklamaları ile geçiriliyor. Bu açıklamalar ise tanıdıklarımız dışında farklı bir kişinin daha katıldığı bir "iş" olamıyor. Haziran Hareketi, Antalya ve çevresinde deniz, kum, güneş üçlüsünün ve tarihi eserlerin yoğun olduğu bir bölgede büyük bir hareket olabilirdi. Vakit kaçmış değil hâlâ olabilir ama gerçekten samimi olunursa bu mümkün olacaktır.

DAHA FAZLA