Vitrin: Yeni Çıkanlar

Vitrin: Yeni Çıkanlar

Haftanın öne çıkan kitapları arasından sizlere özel bir derleme yaptık. Keyifli okumalar ve iyi pazarlar dileriz.

Hazırlayan: Deniz Burak Bayrak

RAZİYE – MELİH CEVDET ANDAY

“Melih Cevdet Anday, Raziye’yle, yani çağdaş bir aşk öyküsüyle mitolojiye katkıda bulunmayı düşünmüştür ve uzun yıllar yaşayacağını düşlediği bir -sevişme- söylencesinin adını Raziye koymuştur. Bu dediklerimin gerçekle, Melih Cevdet Anday’ın yapıtına karıştırdığı mayayla ilgisi olmasa bile istek, duygu, ses, resim, düş, müzik, devinim, görünüm ve doğa betimlemeleriyle yüklü Raziye her sözcüğünde, her imgesinde nabız atışları işitilen coşkulu bir sevişmenin romanıdır.” 
Muzaffer Buyrukçu

Edebiyatımızın en kuvvetli kalemlerinden biri olan Melih Cevdet Anday’ın, Cumhuriyet gazetesinde tefrika edildikten sonra 1975’te yayımlanan “son romanı” Raziye’nin Sevengül Sönmez tarafından hazırlanan eleştirel basımını okura sunuyoruz. Tekrar tekrar okunması gereken romanlardan biri olan Raziye’nin tefrika sonrası Anday tarafından eklenen kısımları, okurun muhtemel sorularına yanıt verecek şekilde yayıma hazırlandı.

KÜNYE: Raziye, Melih Cevdet Anday, Everest Yayınları, 2022, 292 sayfa.

KENTTE SON YAZ – GIANFRANCO CALLIGARICH

Gianfranco Calligarich’in 1973’te yayımladığı ve kısa sürede kültleşen sürükleyici romanı, okurlarını 1960’ların sonlarına, Federico Fellini’nin Tatlı Hayat’ını anıştıran, adeta bir karakter gibi öne çıkan bir Roma’ya götürüyor. Kentte Son Yaz, antikahraman Leo Gazzarra’nın usta bir kara mizahla kurgulanmış hikâyesini anlatıyor. Leo, Milano’dan Roma’ya taşınmıştır. Otuzlarının başında, aylak, toplumun birey için öngördüğü düzenli ve kurumsal yaşam biçimlerini reddeden bir karakter, bir tür “tutunamayan”dır. Arada sırada edebiyat dergilerine yazılar yazarak ve Corriere dello Sport gazetesinde transkripsiyon yaparak üç-beş kuruş kazanır ancak tüm meteliksizliğine rağmen kentin kaymak tabakasıyla, yazarçizerlerle, sanatçılarla aynı ortamlarda bulunup tatlı hayatı da yaşar. Bir partide tanışıp âşık olduğu Arianna’yla birlikte, canlılığını günün yirmi dört saati koruyan Roma’nın sokaklarını, barlarını, gözde buluşma mekânlarını, plajlarını gezer, bolca içer, arada bir içkiyi bırakır, sonra yeniden başlar. Ne var ki Leo tüm bu canlılığın ortasında içindeki boşluğu doldurmakta zorlanır.

KÜNYE: Kentte Son Yaz, Gianfranco Calligarich, çeviren: Eren Cendey, Can Yayınları, 2022, 173 sayfa.

JAPON BALIĞI KARGAŞASI – KANOKO OKAMOTO

1. Dünya Savaşı öncesi Japonya’sındaki ilk kadın yazarlardan, Tanizaki ve Kavabata gibi isimlerden etkilenen Kanoko Okamoto eserlerinde dönemin sosyal yaşamını ve saplantılı ilişkilerini feminist bir bakış açısıyla kaleme aldı ve Japon feminist edebiyat geleneğinin öncülerinden biri oldu.

İlk kısa roman “Japon Balığı Kargaşası”nda alt sınıftan, Japon balığı yetiştiriciliğiyle uğraşan Mataiçi, saplantılı şekilde âşık olduğu Masako’nun güzelliğine yakın bir canlı yaratmak için çaresizce “mükemmel” Japon balığını üretmeye çalışır. İkinci kısa roman “Yemek İblisi”nde zengin bir aile, kızlarına yemek yapmayı öğretmesi için yakışıklı bir şefi işe alır. Eğitimsiz ve yoksul bir genç olan Betsuşiro’nun arzusu, dahil olduğu bu yeni ortamda saygı görmek ve yemek sanatının “ustası” olarak anılmaktır.

KÜNYE: Japon Balığı Kargaşası, Kanoko Okamoto, çeviren: Esmanur Yiğit-Esranur Yiğit, İthaki Yayınları, 2022, 136 sayfa.

MİRAS - MIGUEL BONNEFOY

Fransa’daki bağları amansız bir salgınla kuruyup giden bir bağcı sağ kalan son asma kökünü cebine koyar ve onu California’ya taşımasını umduğu gemiye biner. Fakat hayalleri talihiyle bağdaşmaz. Karahumma olup gemiden Valparaíso Limanı’nda inmek zorunda kaldığı gün, yola çıktığı Fransa ve ayak bastığı Şili’yi bekleyen kader, gümrükteki bir yanlış anlama sonucu soyadı Lonsonier olacak ailenin de kaderi olacaktır.

Birinci ve İkinci Dünya Savaşı, Şili’deki askeri darbe ve izleyen diktatörlük yılları fonda tüyler ürpertici bir gerçeklikle akıp giderken, aralarında bir ornitolog, uçağını elleriyle inşa eden bir kadın pilot, dâhi bir orkestra şefi gibi birbirinden ilginç ve tutkulu karakterler olan bu ailenin üç nesli her nefeste ölüme meydan okuyacaktır. Miguel Bonnefoy, siperlerin derinliklerinden sıradağların doruklarına, limon ağaçlarının gölgesinden diktatörlük yıllarının karanlığına uzanan bu büyülü hikâyesiyle geniş bir zaman dilimini kısa bir romana sığdırırken, hayranlık uyandıran üslubu ile keşfedilmesi ve takip edilmesi gereken bir yazar olduğunu kanıtlıyor.

KÜNYE: Miras, Miguel Bonnefoy, çeviren: Birsel Uzma, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2022, 176 sayfa.

OSMANLI TOPLUMUNDA ÖTEKİLEŞTİRME, DÜŞMANLIK VE NEFRET (16.-18. YÜZYILLAR) – KOLEKTİF

Osmanlı İmparatorluğu’nun çokdinli, çokdilli ve çokuluslu yapısından bahsedilirken genellikle “hoşgörü,” “toplumsal huzur” ya da “uyum içinde birlikte yaşayabilme” gibi olumlu kavramlar kullanılır. Peki sahiden de durum bu kadar tozpembe miydi? Gerçekten Osmanlı toplumunun önemli belirleyici bir özelliği hoşgörü ve uyum içinde olması mıydı? Hakan T. Karateke, H. Erdem Çıpa ve Helga Anetshofer’in derlediği ve birçok tarihçinin katkı sunduğu, Osmanlı Toplumunda Ötekileştirme, Düşmanlık ve Nefret (16.-18. Yüzyıllar), bu romantik bakış açısına daha realist yaklaşımlar geliştiriyor. Yazarlar, dinî ve toplumsal grupların, milliyetçi ideolojilerin yayılmasından önce de, “öteki” ve “yabancı” gibi görülenlere karşı duyduğu tahammülsüzlüklerin yaygınlığına dikkat çekiyor. Kökleşmiş önyargıların ötesinde, güncel gerilimler, toplumsal ve ekonomik dalgalanmalardan beslenebilen farklı olumsuzluklara işaret ederek, “Osmanlı Barışı”nın çok daha karmaşık bir şekilde tanımlanması gerektiğini ileri sürüyorlar.

KÜNYE: Osmanlı Toplumunda Ötekileştirme, Düşmanlık ve Nefret, derleyenler: Hakan T. Karateke, H. Erdem Çıpa, Helga Anetshofer, çeviren: Alptuğ Güney, İletişim Yayınları, 2022, 395 sayfa.

SAĞLIĞIN VE HASTALIĞIN TOPLUMSAL NEDENLERİ – WILLAM C. COCKERHAM

Uzun yıllar boyunca sosyolojinin bir alt dalı olarak varlığını sürdüren sağlık sosyolojisi, günümüzde çok önemli bir konuma sahiptir. Sağlık sosyolojisi alanında konumlanan ve William C. Cockerham tarafından yazılan bu kitap, insan hayatında belki de en önemli şey olan sağlığın korunmasında ya da yerini hastalığa bırakmasında toplumsal faktörlerin oynadığı nedensel rolü, bilimsel kanıtlarla gözler önüne sermektedir. Toplumsal yapının ve bu yapının mekanizmalarının insanın sağlıklı ya da hasta olmasında oynadığı rolü detaylı bir şekilde açıklayan bu kitap, başlıca sınıfsal konum, yaş, toplumsal cinsiyet, ırk ve etnik köken gibi biyolojik ve toplumsal olarak inşa edilmiş etkenlere odaklanmaktadır. Bu etkenler aracılığıyla meydana gelen yaşam koşulları, yaşam tarzları ve sosyal sermayenin de kişinin sağlıklı ya da hasta olmasında belirleyici bir rol oynadığı ortaya konulmaktadır. Sağlık sosyolojisi başta olmak üzere sosyoloji alanında yapılmış birçok kuramsal araştırmaya ve yazılmış birçok makaleye atıfta bulunan kitabın ana fikri, toplumsal faktörlerin arka planda yer almaktan ziyade insan sağlığına direkt olarak etki ettiğidir.

KÜNYE: Sağlığın ve Hastalığın Toplumsal Nedenleri, William C. Cockerham, çeviren: Ercan Tugay Akı, Ayrıntı Yayınları, 2022, 368 sayfa.

MERMER ADAM – JEAN-CHRİSTOPHE GRANGE

Yıl 1939, Berlin… Avrupa yeni bir dünya savaşının eşiğinde… Reich’ın ileri gelenlerinin güzel eşleri tek tek vahşi cinayetlere kurban gider. Gestapo subayı Franz Beewen, öldürülen kadınların psikiyatrı Simon Kraus ve aristokrat psikiyatr Minna von Hassel, Nazilerin nefes aldırmadığı Berlin’de bu cüretkâr cinayetleri işleyen katilin peşine düşerler… 

Jean-Christophe Grange’den, elinizden bırakmak istemeyeceğiniz, gerilim dolu bir macera…

KÜNYE: Mermer Adam, Jean-Christophe Grange, çeviren: Tankut Gökçe, Doğan Kitap, 2022, 608 sayfa.

KREMS’TE BÜKÜLÜ ZAMAN – CLAUDIO MAGRIS

“Krems’te Bükülü Zaman” Claudio Magris’in yoğun, görkemli ve üslup açısından mükemmel beş hikâyesine yer veriyor. Pusuya yatmış bir melankoli içindeki kültürlü beş yaşlı adamın acı verici deneyimlerine odaklanıyor. Zaman da yaşlılık gibi bu kitabın kahramanlarından biri. Düşünceleri büyüteç altına alan ve zamanın kartlarını karıştıran belleğin sessiz nefesi, Einstein’ın görelilik teorisi ve “bükülü zaman”a kur yapıyor gibi görünüyor.

KÜNYE: Krems’te Bükülü Zaman, Claudio Magris, çeviren: Esin Gören, Yapı Kredi Yayınları, 2022, 54 sayfa.

GENÇLERLE BAŞ BAŞA: MİTOLOJİ – İSMAİL GEZGİN

Arkeoloji müzesine bir okul gezisi yapmaya ne dersiniz? Çağla ve sınıf arkadaşları, arkeolog Zeynep’in eşliğinde müzeyi gezerken eserlerin önünde uzun uzun duruyor, hem her bir eserin arkasındaki mitolojik öyküyü öğreniyor hem de akıllarına takılan soruları soruyorlar:

Mumyaların sırrı çözülebilmiş mi? İnsanlar neden tanrıları kendilerine benzer şekilde yapmışlar? Tanrılarla insanlar arasında nasıl bir ilişki vardı? O zamanlar mitlere herkes inanıyor muydu? Eski insanlar bizden daha mı büyükmüş ki bu kadar büyük lahitler yapmışlar? Amazonlar gerçek miydi? Eskiden gerçekten insan kurban ediliyor muydu? Mitlerdeki cinsiyet eşitsizliği nereden kaynaklanıyor?

İsmail Gezgin keyifle okunan bu küçük kitapta evrenin oluşumundan ölüme, demokrasinin doğuşundan ataerkil toplum yapısına birçok temel konuyu akıcı bir dille anlatıyor genç okurlarına. Arkeoloji müzesindeki heykeller arasında öğrencilerle birlikte gezinerek günümüz insanına geçmişini görmesi için bir ayna tutuyor. İnsan dünyasının her yönüyle yansıdığı mitolojinin heyecan verici hikâyelerini dinlerken hayatı ve yaşadığımız dünyayı anlamaya bir adım daha yaklaşıyoruz.

KÜNYE: Gençlerle Baş Başa: Mitoloji, İsmail Gezgin, Yordam Kitap, 2022, 96 sayfa.

ÇALINAN TAÇ – MARK TWAIN

Dilencilik yaparak hayatını kazanmaya çalışan Tom, yoksul bir ailenin çocuğudur. Ona ikizi kadar benzeyen ve aynı gün doğan Edward ise İngiltere’nin biricik veliaht prensidir. Birbirinden ayırmanın imkânsız olduğu bu iki çocuk bir gün karşılaşırlar ve sırf eğlence için elbiselerini değiştokuş ederler. Prens olur dilenci, dilenci ise asil bir prens. İşte hikâye böyle başlar... İkisi de kurallarını hiç bilmedikleri yeni hayatlarında türlü macera yaşar. Dilenci Tom bir prens olmanın, sorumluluklar ve görevler altında ezilmenin ne demek olduğunu, Prens Edward ise yoksulluğun ve sefaletin zorluklarını tecrübe eder.

KÜNYE: Çalınan Taç, Mark Twain, çeviren: Berna Seden, Mundi, 2022, 80 sayfa.

DAHA FAZLA