Formula 1 2022 sezonuna hazır mıyız?
"F1 tarihinin en unutulmaz sezonlarından birinin akabinde, 8 yıllık Mercedes dominasyonunun belki de bitişinin izleneceği, takımların geçen seneki pozisyonlarının alaşağı olacağı yeni kurallar ve dinamiklerin olduğu bir sezona başlıyoruz."
Onlarca yıllık Formula 1 tarihinde zirvenin böyle bir rekabeti gördüğü bir dönem olmamıştı desek yeridir. 2021 sezonundan bahsediyorum. Formula 1 tutkunları için belki abartılı gelebilir söylediklerim. Evet dönem dönem son haftalara hatta son yarışa sarkan “kimin şampiyon pilot” olacağı belirsizlikleri olmuştu. Ama pilotlar şampiyonasında zirvenin son tura kadar hatta son sektöre kadar belli olmadığı bir sezon hiçbir zaman yaşanmamıştı. Max Verstappen harika bir sezonla hem Mercedes hem de Hamilton sultasını sonunda kırabildi ve F1 tarihine yeni bir şampiyon olarak ismini kazıdı. Son yıllarda Formula 1’in baştan aşağı yapısının değişimi, şampiyonanın hem ekonomik hem de halkla ilişkiler süreçleri açısından “Amerikanlaşması” ve Netflix belgesellerinin etkisiyle hem fiziki hem de ekranlardan izleyici rekorlarına ulaşılan 2021 sezonu, birçok açıdan şampiyona tarihinin en rekabetçi ve sansasyonel sezonlarından birini izlememizi sağladı.
Bilmeyenler için kısaca hatırlatmakta fayda var. Formula 1 serisi, tek kişilik, açık tekerlekli otomobil yarışlarının en yüksek düzeyini oluşturan yarışlar dizisi. Yani motorsporlarının zirvesi. Uzun yıllardır sadece 10 takım ve takım başına ikişer pilottan (yedek ve test pilotları hariç) oluşuyor ve bu seviyeye pilot olarak da mekanik olarak yükselmekte 10-20 yıllık bir çalışmayla elde ediliyor. Kelimenin tam anlamıyla 5-6 yaşlarından itibaren Go Kart ile bu yolculuğa başlayan çocukların motor sporlarında kendini geliştirmesi, sponsorluk ilişkileri ve çeşitli yarış biçimleriyle sporun her sürecini deneyimlemesi ve nihayetinde çeşitli formula serilerinden F1 koltuğuna uzanan bir süreçten bahsediyoruz.
2022 SEZONU BAŞLARKEN
2022 sezonu bir dizi kural, parça ve şasi değişiklikleriyle gelirken, adeta sıfırlanmış bir Formula 1 serüveninin başlangıcı gibi. 8 yıldır takım klansmanında şampiyon olan ve ulaşılamaz bir seviyede görülen Mercedes’in özellikle Redbull Racing karşısında ilk defa fazlaca zorlanmaya başladığı geçtiğimiz sezon, rekabete bile girişilemez görülen pilot Hamilton’un Redbull Racing pilotu Max Verstappen tarafından alaşağı edilmesiyle sonlanmıştı. Bu sene de sezon öncesi testlerde bir hâyli zorlanan Mercedes’in, gelişimini sürdüren Redbull karşısında ne yapacağı tartışılırken, sahaya yeni bir oyuncu daha girdi, o da Scuderia Ferrari. Ferrari tüm testlerde ve antremanlarda zirvede gözüküyor. Bu sezona en güçlü araç olarak gireceği hep konuşulmaktaydı. Yeni kural ve dinamiklere ne hazır ve güçlü görüntüyü kırmızılar veriyor.
Yeni araç, şasi ve bağlantılı kurallar sebebiyle artık araçların yere basma kuvveti tabanla sağlanıyor ve araç tabanları yere çok yakın. Fakat takımların yeni taban kurallarına yönelik hızlı çözüm ararken, düzlüklerde sıkışan havanın basıncıyla hoplayan zıplayan araçlar görmeye başladık. Esasen yeni taban mantığı aracı daha da hızlandırmak ve arkaya kirli havanın gitmesini engellemek üzerine kurulu. Böylece araçlar birbirlerini daha yakından takip edebilir ve daha rekabetçi bir yarış sistemi kurulabilir diye düşünülmüştü. Fakat araç yere yaklaştıkça sıkışan hava dalgalanmalara sebep olmaya başladı. Yeni dönemde araçlar yüksek performans elde edebilmek için araçların olabildiğince yere yapışık olması gerekiyor. Fakat yere yapıştıkça sıkışan havanın birikip kaçmaya çalışmasından kaynaklı araç zıplıyor ve bu döngü araç tabanının sürekli yere çarpmasına sebep olup aracın hasar görmesine neden oluyor. Takımlar yüksek yere basma gücü elde edebilecekken tam tersi olarak düzlüklerde performans kaybı yaşamaya başladı ve bu dalgalanmalarla birçok sürücü de ciddi fiziki sorunlar yaşadı.
Bu ikilemden kurtulmak birçok takım kuralların izin verdiği ölçüde çeşitli tasarım farklılıklarına gitti. Dalgalanmayı en aza çekmenin en basit yolu, araçların sürüş yüksekliğini artırmaktı. Fakat araç yükseldikçe yere basma kuvveti azaldığı için araçlar yavaşlıyor. İstenilen ve öngörülenin tersi bir durum yaşanıyor.
Çoğu takım sezon öncesi testlerde bu sorunu en aza indirgemişken, bundan en fazla zarar gören geçen senenin takımlar şampiyonu Mercedes oldu. Mercedes bu satırların yazıldığı sırada bile bu soruna tam olarak bir çözüm üretebilmiş değil ve hem sezon öncesi testlerde hemde 2022 sezonunun ilk yarışı olarak Bahreyn Grand Prix’inde çok kötü sonuçlar almaya başladı.
HAAS SÜRPRİZİ
Geçen seneyi tamamen pas geçip, arabaları geliştirmeyen Hass takımı, sorulan sorular karşısında sürekli 2022’ye odaklandıklarını söylemişlerdi. 2 çaylak pilotla tamamen yarışı bitirebilmek için piste çıkan ekip, çoğu kez yarışı bile sonlandıramadı. Efsane Shumacher’in oğlu Mick, altındaki kağnıya rağmen yine de en istikrarlı sonuçları alabilmeyi başardı ve takım arkadaşı Mazepin’in hep önündeydi. Mazepin ise tam bir hayâl kırıklığı olarak sürekli spin ve kazalarla anılırken, neredeyse kendi takım arkadaşı dahil tüm sürücülerin şikayetlerinin merkezindeydi. Sonuç olarak bitirilen tüm yarışlarda Hass araçlarını hep en geride görüyorduk. Adı sürekli kazalara karıştığı ve sürekli spin attığı için “Mazespin”e çıkan Nikita Mazepin, Rusya’nın Ukrayna’yı işgâli sırasındaki Batı yaptırımlarına kurban giderek koltuğunu Magnussen’e kaptırdı. Sponsor anlaşmasıyla koltuğu elde eden Mazepin, Hass şirketinin ABD yaptırımları gereği Rusya’nın en büyük şirketlerinden olan Ural Kalı ile sponsorluk ilişkilerini apar topar askıya alınca böyle bir durum oluştu.
Sonuç olarak 2021 sezonuna havlu atan Haas, sıklıkla “2022’ye hazırlanıyoruz” söyleminin arkasının boş olmadığını gösterdi. Sezon öncesi testlerde de Bahreyn Grand Prix’i öncesindeki antrenmanlarda güçlü bir performans gösteren Mick Schumacher ve Kevin Magnussen zirvenin hemen ardında sonuçlar alıyorlar ve en önemlisi gridin her zaman en arkasında olan takım şu anda orta sıraların bile zirvesine yerleşmiş gözüküyor. Ayrıca zaten yıllarca Haas’ta yarışmış tecrübeli pilot Magnussen’in geri dönüşü de takıma güç katacak gibi görünüyor. Takım açıklamalarında esas sorunlarının dayanıklılık olduğunu söylemekte. Bunu da aşabilirlerse sürpriz sonuçları görmeye devame deceğiz gibi.
SEZON BAŞLIYOR
Barcelona ve Bahreyn testleri bitti ve ilk yarış için antrenman turları başladı. Cumartesi sıralama, pazar günü de yarışı izliyor olacağız. F1 tarihinin en unutulmaz sezonlarından birinin akabinde, 8 yıllık Mercedes dominasyonunun belki de bitişinin izleneceği, takımların geçen seneki pozisyonlarının alaşağı olacağı yeni kurallar ve dinamiklerin olduğu bir sezona başlıyoruz. Bir değişiklik olmazsa 22 yarışlık bir takvimi dünyanın birbirinden güzel şehirlerinde izliyor olacağız.