'RTE mitingi Saraybosna'da değil, Belgrat’ta yapsın!'

RTE’nin Avrupa’da seçim mitingi düzenlemesi Avrupa ülkelerince yasaklanınca, RTE de Saraybosna’da bir miting düzenleyerek sorunu baypas etme çözümünü bulmuştu. Bu çözüm ortaya çıktığında, ne Dışişleri Bakanlığı’ndan, ne Saraybosna Büyükelçiliği’nden, ne de Bosna-Hersek hükümetinden konuyla ilgili bir açıklama gelmemişti. Meğerse RTE Saraybosna’ya seçim mitingine değil, Avrupa Türk Demokratlar Birliği’nin genel kurul toplantısına geliyor. Bu bahane resmî olarak durumu kurtardı ama iki haftadır Bosna’da tartışmalar gün geçtikçe daha da kızıştı.

Toplumu kutuplaştırmada profesyonelleşmiş olan RTE, bu yeteneğini Bosna’da da gösteriyor.

Tartışmalar devam ededursun, Avrupa’da yaşayan AKP’lilerin Saraybosna’ya akın etmeye başladı bile. Kimi Bosnalılar durumdan gayet memnun. Haftasonunda Saraybosna’ya gelen on binlerce AKP’li gurbetçi ekonomik sıkıntılarla boğuşan Saraybosna esnafının yüzünü güldürecek. Günü kurtarmaktan ziyade Bosna-Hersek’in uzun vadeli çıkarını gözeten Bosnalılarla ise konuya eleştirel bir gözle bakabiliyor.

Bosna kamuoyu neredeyse bir aydır ikiye bölünmüş vaziyette. RTE’nin seçim mitinginin Saraybosna’da yapmaya karar vermesi üzerinden tartışmalar süregidiyor. Bu köşede de geçen haftalarda bu tartışmalara detaylı olarak yer verdik. Türkiye’yi kutuplaştıran Saray Rejimi Bosna’da da bunu başardı.

Sadece bunu değil, Türkiye’de başarıyla sürdürdüğü ali cengiz oyunlarını Bosna’ya da güzelce uyarladı. Dün İleri Haber’de AK-Botların Bosna’da bir web portalında ankete nasıl müdahale ettiği haberini paylaşmıştık. 

Nefret dili de RTE’nin mitingi üzerinden devam eden tartışmalara egemen oldu bile. Sosyal medyada RTE’nin Saraybosna’daki mitingini destekleyenler ve buna karşı çıkanlar birbirlerine ağır hakaretler etmeye başladılar. Türkiye’den tanıdığımız, bildiğimiz “kindar nesil” bu dili Bosna’da da öğretmiş.

İzzetgeboviç de Saray Rejimi’nden değerli teknikler öğrendiğini gösteriyor. Geçtiğimiz hafta SDA’nın gençlik kolunun Saraybosna/Ilıca’da düzenlediği toplantıda şöyle buyurdu yoksulluğa ve yolsuzluğa batmış, savaştan bu yana ülkeden 800 bin kişinin kaçtığı, AB üyeliğinden başka vatandaşlarına sunacak bir programı olmayan ülkenin lideri: “Dostumuzu Batı sevmiyor. Ülkemizde de kompleksli birçok Boşnak da sevmiyor”.

İzzetbegoviç’e göre RTE’nin Bosna’da seçim mitingi yapmasına karşı gelenler kompleksli Boşnaklar!

1643-1878 yılları arasında tam 425 sene Osmanlı hâkimiyetinde kalan Bosna’da Bab-ı Âli’nin Bosna’ya atadığı vezirler bile bu kadar teslimiyetçi olmamıştı. Osmanlı’nın atadığı vezirler Travnik ya da Banja Luka’daki konaklarına geçerken Saraybosna’da sadece bir gün kalır, fazla ses, gürültü çıkarmadan bir gece Saraybosna’da kaldıktan sonra yollarına devam ederlerdi. Bağımsız bir devlet olan Bosna-Hersek’in cumhurbaşkanlığı konseyi üyesi saraya bağlılıkta Osmanlı’nın atadığı vezirden bile daha mahir!

RTE’nin Saraybosna mitinginin Bosna’nın hem iç, hem de dış politikasında etkisi olacaktır. İç politikada en önemli etkisi sağ parti SDA ve lideri İzzetbegoviç üzerinde olacaktır. Uzun zamandır RTE açıktan açığa, SDA’ya muhalif partilerin tepkisine çekmeye, bu partilerin Türkiye’nin Bosna’nın iç siyasetine müdahale etmeme çağrısına rağmen destek veriyor. 26 Mayıs’ta SDA kongresinde, Bakir İzzetgegoviç’in Ekim ayındaki cumhurbaşkanı adayı olarak eşi Sebiya İzzetbegoviç’i göstermesi bekleniyor. RTE’nin bir hafta öncesinde Bosna’daki varlığı Bosna’da tartışılan bu kararda İzzetbegoviç’in elini güçlendirecek elbette.

20 Mayıs mitinginin en önemli dış etkisi ise Bosna-Hersek – AB ilişkileri üzerinde olacaktır. Avrupa’nın miting yapmasına izin vermediği bir lidere kapıların açılması AB adayı Bosna-Hersek için bir takım sıkıntılar yaratacaktır elbette.

Fakat RTE’nin Saraybosna mitinginin en olumsuz etkisi zaten çok hassas dengeler üzerinde duran Dayton sonrası Bosna politikası üzerine olacaktır. RTE’nin Bosna’ya gelişi, burada seçim mitingi yapması Bosnalı Sırp milliyetçileri için, Milorad Dodik için bulunmaz bir nimettir. Son dönemde Belgrat’ı baypas ederek direkt Putin’le yakınlaşan Dodik’in bu hamlesinin artık gayet meşru bir zemini vardır ve İzzetbegoviç RTE’yi Saraybosna’ya getirdiyse, Dodik de artık pekâlâ kendi seçim çalışması için Banja Luka’ya Putin’i davet edebilir. RTE Saraybosna mitingiyle buna meşruiyet zemini hazırlamıştır.

NATO’nun Balkanlar’da Rusya’ya karşı açıktan açığa sergilediği saldırgan tavra dair Putin Balkanlar’ı istikrarsızlaştırmaya çalışarak yanıt veriyor. Mesajı çok net: NATO Balkanlar’ı alırsa bu bölge istikrarsızlaşır. Ukrayna’daki duruma benzer stratejiler, Balkan ülkelerinde; Karadağ’da, Kosova’da, Sırbistan’da ve tabii ki Bosna’da yeniden sıcak çatışmaların başlamasına yönelik stratejiler masaya yatırılmış durumda ve sorumsuz bir siyasetçinin oy telaşıyla yaptığı bir seçim mitingi bu stratejiye hizmet etmektedir.

20 Mayıs Saraybosna mitingine karşı olan Bosnalılar ise oldukça öfkeli. Bosna’da hayal olan bir şey gerçekleşti ve kamuoyunda RTE ve dolayısıyla Türkiye karşıtı bir irade ortaya çıktı. Medyada, sosyal medyada

“Aslında Türkiye bizim çok da yakın bir dostumuz değil” şeklinde yorumlar oldukça fazla. Bosna’yı çantada keklik olarak gören Türkiye’nin hem dış politikada hem de ikili ticari ilişkilerde Sırbistan’la ilişkilerinin daha sıkı olduğu ifade ediliyor. Türkiye’nin Bosna’daki yatırımlarının çoğunun “satın alma” şeklinde olduğu, yeni istihdam yaratacak alanlara yatırım yapılmadığı da sıklıkla tartışılıyor.

TİKA’nın sürekli diline doladığı 300 milyon Amerikan Doları tutarındaki Bosna’ya yapmış olduğu yatırımların ise çoğunun Bosna’daki Osmanlı eserlerini restore etmeye yönelik olduğuna, Bosna’daki yoksulluğa ve işsizliğe bir etkisinin olmadığına dikkat çekiliyor.

Bütün bunların üzerine Sırbistan devlet başkanı Vuçiç’in evvelki hafta RTE tarafından şaşalı törenlerle karşılanması, Bakir İzzetbegoviç’in ise hiçbir zaman bu kadar büyük törenlerle karşılanmamış olması da Bosnalılara şu soruyu sorduruyor: “Madem Erdoğan’ın Sırbistan ve Vuçiç’le ilişkilere verdiği önem bu kadar fazla, mitingi niye Belgrat’ta yapmıyor?”

[email protected]

Özgür Dirim Özkan’ın İleri Portal’dan önce yayınlanan yazıları için:
http://yugoslavyayazilari.blogspot.com.tr/

Bazı yazıların İngilizce çevirileri için:
http://lettersfromyugoslavia.blogspot.com.tr/