CHP’den ‘anayasa değişikliği’ açıklaması: ‘Darbenin ortağı olmaktır’

CHP’den ‘anayasa değişikliği’ açıklaması: ‘Darbenin ortağı olmaktır’

Gökçe Gökçen, “anayasa değişikliği” tartışmalarına ilişkin bir yazılı açıklama yaptı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, iktidar tarafından gündeme getirilen anayasa değişikliği tartışmalarına ilişkin bir açıklama yaparak “Bu koşullarda tartışmaya açmak bile anayasal düzene karşı darbenin ortağı olmaktır” ifadelerini kullandı.

CHP’nin Adalet Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, iktidar tarafından gündeme getirilen anayasa değişikliği tartışmaları hakkında yazılı bir açıklama yaptı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Mehmet Uçum'un, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) sorun ürettiğini ve bağlayıcı olmadığını iddia ettiğini dile getiren Gökçen, “Mehmet Uçum, hiçbir anayasal yetkisi olmadığı halde, Cumhurbaşkanlığı kurumunun gücünü kullanarak yargıya anayasaya aykırı işler yapılması için talimat vermektedir” dedi.

‘TARTIŞMAYA AÇMAK BİLE ANAYASAL DÜZENE KARŞI DARBENİN ORTAĞI OLMAKTIR’

AYM'nin 2 kez hak ihlali kararı vermesine rağmen tahliye edilmeyen ve milletvekilliği düşürülen Can Atalay'ın yaşadığı süreci hatırlatan Gökçen, Anayasanın 153. maddesinde belirtildiği üzere AYM kararlarının bağlayıcı olduğunu vurgulayan Gökçen, "Norm denetimi kararları da bunun istisnası değildir, bireysel başvuru kararları da istisna değildir. Yargıtay 3. Ceza Dairesi de bunun istisnası değildir. Hatay halkının seçtiği Milletvekili Can Atalay da bunun istisnası değildir. Bireysel başvuru kararlarının bağlayıcı olmadığını iddia edenler, anayasada hiç yazmayan, anayasada yazılı metne açıkça zıt ve geleceğe dair son derece tehlikeli bir yorum yapmaktadır” ifadelerini kullandı.

Anayasa değişikliğinin ancak ifade özgürlüğünün olduğu, farklı görüşlerin tartışılabildiği, toplumsal bir mutabakatın samimiyetle arandığı bir ortamda mümkün olduğunu ifade eden Gökçen, açıklamasında şunları kaydetti:

“İktidar tüm unsurlarıyla, toplumun bir kesimini düşman ilan ederek, depremin birinci yılında anma etkinliklerini bile yasaklayarak, mahkeme kararlarına uyulmaması için hukuku eğip bükerek, depremzede halkı seçimdeki tercihlerine göre tehdit ederek tercihini çok net ortaya koymaktadır. Anayasanın uygulanmadığı bir ortamda anayasa değişikliği yapılamaz. Anayasanın değiştirilemez maddelerine aykırı düzenlemeler hiçbir koşulda yapılamaz. Bu koşullarda anayasa değişikliğini tartışmaya açmak bile anayasal düzene karşı darbenin ortağı olmaktır.”