Enes’in katili saray düzeni
"Türkiye tarikatlardan, cemaatlerden, Saray’dan büyüktür. Gelin bu düzene hep birlikte, örgütlü mücadeleyle karşı koyalım."
Enes Kara 20 yaşında bir tıp fakültesi öğrencisiydi. On ay önce ailesinin ve kaldığı cemaat yurdunun baskıları yüzünden yaşamına son verdi. Bu kaybın ardından Türkiye İşçi Partili (TİP’li) öğrencilerin yaptığı eylemde pankartlarındaki “Enes’in katili saray düzeni” yazısı ve açıklamaları gerekçe gösterilerek haklarında “cumhurbaşkanına hakaret” ettikleri iddiasıyla dava açıldı. Dünkü duruşmada savcılık yargılanan öğrencilerin cezalandırılmalarını talep etti ve karar duruşması 21 Kasım 2022 tarihine ertelendi.
Bugün sözü uzatmayarak TİP’li öğrencilerin davaya konu olan aşağıdaki açıklamaları ile pankartlarındaki her kelimenin altına imzamı atıp kendimi buradan ihbar ediyor ve sözü öğrenci arkadaşlarımıza bırakıyorum.
"Enes’in katili Saray düzeni. Tarikat yurtları kapatılsın!
Dün Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde okuyan gencecik sıra arkadaşımız Enes Kara, ailesinin ve mecburen kaldığı tarikat yurdunun baskısı ve geleceksizlik nedeniyle yaşamına son verdi. Her güne bir sıra arkadaşımızın intihar haberiyle uyandığımız Saray iktidarı gençlere yoksulluk, işsizlik ve ölüm vadediyor!
Enes, tarikat yurdunda ibadet etmeye zorlanan binlerce gençten yalnızca bir tanesi. Çok kısa bir süre önce bir başka cemaat yurdunda bir sıra arkadaşımız, yurdun bir çalışanı tarafından vahşice katledilmişti. Hiçbir denetimden geçirilmeyen ve adeta öğrencilerin kaderine terk edildiği bu yurtlar istediği gibi faaliyet gösterirken Saray, öğrencilere bir KYK yurdunu bile çok görüyor. “Elinize dizinize dursun, ne istediniz de yapmadık” diyor. Oysa gerçekten de tarikatlar ne isterse onu yaptılar, binlerce genci kaderine terk ettiler.
Eğitimi tarikatlara, cemaatlere teslim etmenin sonucu budur. Geleceksizliğe ve baskıya daha fazla dayanamayarak yaşamına son veren onlarca sıra arkadaşımızın kanı Saray’ın ellerindedir!
Daha fazla vakit kaybetmeden, tek bir sıra arkadaşımızı daha yitirmeden derhal tüm cemaat ve tarikat yurtları kapatılmalı ve kamulaştırılmalıdır. Öğrencileri ibadet etmeye zorlayanlar yakalanmalı ve yargılanmalıdır.
Son çağrımızı, bize böyle bir işsizlik, yoksulluk ve ölüm düzenini reva gören Saray’ın karşısında sıra arkadaşlarımıza yapıyoruz: Türkiye tarikatlardan, cemaatlerden, Saray’dan büyüktür. Gelin bu düzene hep birlikte, örgütlü mücadeleyle karşı koyalım. Geleceğimiz için hep birlikte yürüyelim.”